
Vücudumuzun Mucizevi Kimyasalları: Endokrin Sistem
İnsanın vücut dengesi için çalışan endokrin sistem, kimyasallar aracılığıyla iletişim kuran bir yapıya sahiptir ve insan vücudunun en temel sistemlerinden bir olma özelliğini taşır. Kurulan bu kusursuz iletişimde, mesajları taşımakla görevli maddeler ise hormonlarımız. Endokrin sistemin bazı görevleri şunlardır;
- Üreme Fonksiyonlarını Düzenlemek
- Gelişimi ve Büyümeyi Kontrol Altında Tutmak
- Stresli Durumlara Adaptasyon Sağlamak
- Vücudun Genel Dengesini Korumak
İç salgı bezlerinin oluşturduğu bir sistem olan endokrin sistem, hormonların sentez ve salgısı ile özelleşmiş bir yapıya sahiptir. Her hormonun özelleştiği bir alan vardır. Hormonlar, endokrin sistem altında değerlendirmeye alınan çeşitli özelleşmiş bezler tarafından salgılanan kimyasal maddelerdir. Çevremize verdiğimiz tepkilerimizi kontrol eden hormonlar aynı zamanda vücudumuz için gerekli fonksiyonlar için ihtiyaç duyulan besin ve enerjiyi sağlamaya destek verirler.
Hormonların Vücutta Yolculuk Süreci
Hormonlar vücutta kan aracılığı ile yol alırlar. Vücut içinde iki tür haberleşmeyi sağlarlar. İlk yol, özelleşmiş hormonu salgılayan bir bezin, hormon seviyelerini değiştirmek amacıyla bir diğer özelleşmiş bezi uyaran hormonu dengeleyebilmek için iletişime geçilen yoldur.
Hormonlar kendi aralarında etkileşim içindedirler. Günlük rutin hayata devam edilirken, yemek yerken, dinlenirken, çalışma halindeyken hormonlar, olunan duruma uygun bir denge oluşacak şekilde salgılanmaya devam ederler. Kan içinde bulunan hormon miktarı gün içinde artmaya ve azalmaya devam eder. İkinci yol ise endokrin bezlerin özelleşmiş hedef organ arasındaki yoldur. Örneğin, tehlike anında kaçmamız gereken bir anda böbrek üstü bezlerinde adrenalin salgılanması bu duruma örnek verilebilir. Bu iki iletişim yolunda da mucizevi kimyasallar, vücudun genel dengesini korumaya çalışırlar.
Hormonların Doğru Çalışamadığı Durumlar
Tüm bu sistem bazı durumlardan dolayı sekteye uğrayabilir. Sistemin doğru çalışmadığı durumların endokrin sistemi üzerinde; fazla hormon üretimi, az hormon üretimi ve hormon direnci gelişmesi gibi sonuçları vardır.
Vücudun fazla hormon üretimi bir hormonun olması gerekenden çok daha fazla salgılanmasıdır. Bu durumun oluşmasında birçok neden bulunur. Bunlardan bazıları; bezlerde oluşan tümör dokuları, bağışıklık sistemi bozuklukları veya iltihaplanması olarak sıralanabilir.
Az hormon üretimi durumlarında, bir hormonun olması gerekenden az salgılandığı görülür. Bu durumun birçok sebebi vardır. Bir bezin ameliyatla alınmış olması ya da harabiyete uğramış olması hormon azlığının sebepleri arasındadır. Bağışıklık sisteminde bulunan bazı istenmeyen durumlardan dolayı bezler hasar görebilir. Ayrıca hormon yapımında gerekli olan bazı maddeler vardır. Bu maddelerin bazıları dışarıdan alınır. Dışarıdan alınan gıdanın az veya yetersiz olduğu durumlarda da hormon azlığı yaşanabilir. Hormon direncinin olduğu durumlarda ise üretilen hormon hücre içinde beklenen etkiyi yaratamaz.
Bu üç sonucun yaşandığı durumlarda da vücudun dengesi sekteye uğrar. Vücudun sağlıklı haline geri dönebilmesi için doktora başvurulması gerekir. Tüm bu sonuçlardan birini yaşadığınızı anlayabilmek için uzman kadro ve ileri teknolojik cihazlarla donatılmış sağlık kurumlarına başvurabilirsiniz.