
Prematüre Retinopatisi Nedir?
32 hafta önce ve 1500 gramdan daha az doğmuş bebeklerde gözlemlenen prematüre retinopatisi, bebeklerin gözlerindeki retina tabakasının damarsız alanlarında ortaya çıkar. Sinir hasarına neden olabileceğinden, görme kaybı ile sonuçlanabilir. Çocukluk döneminde gelişen ve önlenebilir körlüğün öncelikli nedeni olan prematüre retinopatisinin en önemli riskleri ise; düşük kiloda doğum ve yüksek doz oksijen tedavisidir. Bebeğin doğduğu klinik veya hastanedeki yenidoğan yoğun bakım ünitesinin donanımı da bu durumun görülme oranına etki eder.
Gelişmiş ülkelerde önlenebilir; ancak sağlık koşullarının çok da iyi olmadığı ülkelerde hastalık tespiti mümkün olmaz ve bebeklerde görme kaybı oranı artar.
Prematüre Retinopatisinin Belirtileri Nelerdir?
Hafif ve şiddetli evre arasında 5 farklı geçiş vardır. Bu evrelerin hiçbirinde belirti yoktur. Hastalık, yalnızca düzenli takiplerle ve yapılacak retina muayenesi ile tespit edilebilir. 32 haftanın altında doğmuş bebeklerin ebeveynleri, 4 hafta sonra bebeğini ilk muayeneye götürmelidir. Bu muayenede herhangi bir risk bulunmazsa, sonraki aşama 2 haftada bir kontroldür. Bu kontrollerde gözdeki damarlanmanın tamamlanması takip edilir.
Prematüre Retinopatisi Tedavi Edilmezse Ne Olur?
Prematüre retinopatisi saptanan bebeklerin, maalesef müdahale olmadığı sürece kendi kendine iyileşme durumu söz konusu değildir. Erken teşhisin büyük önem taşıdığı bu hastalıkta; geri dönüşü olmayan görme kayıpları gelişebileceğinden; erken tanı kritik bir husustur. Teşhis ne kadar erken konursa; hastalığın evre ve şiddeti ne kadar erken evrede tespit edilirse tedavi şansı da o oranda artar. Tedavi almayan prematüre retinopatisi hastalarının süreci ne yazık ki görme kaybı ile sonuçlanır. Bundan dolayı prematüre doğan bebeklerdeki göz muayenesi ertelenmemesi ve atlanmaması gereken bir durumdur.