Randevu Al
Bölüm Doktorları Hastane tıbbi birimlerimiz, hasta odaklı bir yaklaşımla çalışarak, hastalarımıza en iyi tıbbi bakımı almalarını amaçlar.
Prof. Dr. Abut Kebudi
Prof. Dr. Abut Kebudi
Meme Polikliniği Meme Hastalıkları ve Cerrahisi Endokrin Cerrahisi Genel Cerrahi
İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi - Tuzla
Doktor Ara
KAYDET
Filtreler
KAYDET
Bölüm Hakkında

Sağlıklı bir yaşam için kadınların meme sağlığını önemsemesi ve düzenli kontrollerini yaptırması son derece önemlidir. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Meme polikliniği, kadınların meme sağlığını korumak ve meme kanseri gibi hastalıkların erken teşhisini sağlamak amacıyla modern ve kapsamlı sağlık hizmeti sunar.

Hastalarımızın sağlığına duyarlılıkla yaklaşan akademisyen doktorlarımız, son teknolojiyi kullanarak en etkili teşhis ve tedavi yöntemlerini uygular Meme polikliniğimizdeki ekibimiz, hastalarımızın rahatlığını ve gizliliğini ön planda tutarak, empatiye dayalı, kişiye özel bir yaklaşım benimser. 

İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Meme Polikliniği’nin kurucusu Prof. Dr. Abut Kebudi, 1998’de Genel Cerrahi Doçenti, 2004 yılında Profesör olmuştur. Cerrahi Onkoloji Yan Dal Uzmanlığına sahiptir. “European Breast Center (Düsseldorf)” Onkoplastik Meme Cerrahisi Sertifikası, “European Board of Surgery Sertifikası” vardır.

2004-2016 yıllarında Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde profesör olarak görev yaparak, aynı fakültede Genel Cerrahi Anabilim Dalı Başkanlığı, Cerrahi Tıp Bilimleri Bölüm Başkanlığı, Fakülte Yönetim Kurulu Üyesi, Fakülte Kurulu üyesi, Dekan Yardımcısı, Sağlık Hukuku Merkezi (SAHUMER) Başkanı idari görevlerini yürütmüştür. Halen İstanbul Okan Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim üyesi ve Meme Merkezi Başkanı olarak görev yapıyor. 

Prof. Dr. Abut Kebudi, Genel Cerrahi, Meme Cerrahisi, Endokrin Cerrahi ve özellikle Cerrahi Onkoloji konularında araştırma ve uygulamalar yapmaktadır. Ulusal ve uluslararası dergilerde yayımlanmış ve bilimsel kongrelerde sunulmuş 250 civarında bilimsel yayını mevcuttur. 2018 yılında Avrupa Meme Cerrahisi Executive Committee tarafından kendisine çalışmaları dolayısıyla “Onursal Meme Cerrahisi Diploması” verilmiştir. American College of Surgeons (ACS), Europan Association of Endoscopic Surgery, EURAMA (European Asian Society for Breast Disease), Endokrin Cerrahi Derneği, Cerrahi Onkoloji Derneği, Türk Cerrahi Derneği, İstanbul Meme Hastalıkları Derneği, Endoskopik Laparoskopik Cerrahi Derneği, Ulusal Travma ve Acil Cerrahi Derneği üyesidir.

Prof. Dr. Abut Kebudi, Marmara Anadolu Yakası Meme Hastalıkları Sürekli Eğitim Toplantıları (MAYMET) platformu kurucu üyesi olup, aylık düzenli bölgesel ve yılda bir kez de European Society of Oncology (ESO) ile ortak bilimsel meme kanseri toplantıları düzenleme kurulundadır. Meme hastalıkları ve cerrahisi konularında ulusal ve uluslararası çalışmalar yürüten SENATÜRK (Senology Academy of Turkey), kurucu üyesi ve başkan yardımcısıdır. Yılda bir uluslararası öğretim üyeleriyle birlikte yürütülen “International Reconstructive Breast Surgery (IREBS) ” kursu düzenleme kurulu ve bilimsel kurul üyesidir.

 

İçindekiler
Meme Polikliniğimizde Meme Sağlığı İçin Neler Sunuyoruz? Meme Kanserinde Erken Tanı, Tedavideki Başarıyı Yükseltiyor
Meme Polikliniğimizde Meme Sağlığı İçin Neler Sunuyoruz?

Meme Muayeneleri: Meme polikliniğimizde uzman doktorlarımız tarafından kapsamlı meme muayeneleri yapılır. Bu muayeneler, meme dokusunda herhangi bir anormallik veya olası tümörlerin tespit edilmesini sağlar.

Görüntüleme Yöntemleri: Mamografi, ultrasonografi ve manyetik rezonans görüntüleme gibi ileri teknolojiye sahip görüntüleme yöntemleriyle meme dokusunun ayrıntılı bir şekilde incelenmesi sağlanır. Bu yöntemler, erken teşhis için önemli bir rol oynar. 40 yaş altındaki kadınlar için sadece meme ultrasonu uygulanırken, 40 yaş üstü kadınlarda hem mamografi hem de meme ultrasonu ile kontrol gerçekleştirilir.

Biyopsi ve Patoloji İncelemeleri: Şüpheli lezyonların değerlendirilmesi ve kesin tanının konulması amacıyla biyopsi ve patoloji incelemeleri yapılır. Bu sayede, kanserli hücrelerin varlığı veya yokluğu belirlenebilir.

Danışmanlık ve Destek: Meme polikliniğimizde hastalarımıza bilgilendirici ve destekleyici danışmanlık hizmeti sunulur. Uzmanlarımız, hastalarımızın tedavi süreci hakkında bilinçlenmelerine yardımcı olur ve her adımda yanlarında olurlar.

Meme Kanserinde Erken Tanı, Tedavideki Başarıyı Yükseltiyor

Meme kanserinde erken tanı, tedavi şansını artıran ve sağkalım oranlarını iyileştiren kritik bir faktördür. Erken teşhis edilen meme kanseri, tedavi seçeneklerinin daha etkili olmasını sağlar ve hastalığın yayılmasını sınırlar. İşte meme kanserinde erken tanının önemini vurgulayan bazı noktalar:

İyileşme Şansını Artırır: Erken teşhis edilen meme kanseri vakalarında, tedavi başarı oranları daha yüksektir. Meme kanseri, ilk aşamalarda sınırlıdır ve diğer vücut bölgelerine yayılmamıştır. Bu nedenle, tümörü almak veya radyoterapi gibi lokal tedaviler uygulanarak kanserin kontrol altına alınması daha olasıdır.

Tedavi Seçeneklerini Çoğaltır: Erken evre meme kanseri teşhisi, tedavi seçeneklerini çoğaltır. Küçük boyutlu tümörlerde cerrahi, kemoterapi ve radyoterapi gibi tedavi yöntemleri daha az kullanılarak daha etkili olur. İleri evre kanserlerde ise daha agresif tedavilere ihtiyaç duyulabilir.

Organ Korumasını Sağlar: Erken teşhis edilen meme kanserinde cerrahi müdahaleler, meme dokusunun korunmasını mümkün kılar. Küçük tümörlerin çıkarılmasıyla birlikte meme koruyucu cerrahi (lumpektomi) veya meme rekonstrüksiyonu gibi seçenekler değerlendirilebilir. Bu, estetik sonuçları ve psikolojik iyileşmeyi olumlu yönde etkiler.

Yayılma Riskini Azaltır: Erken tanı, kanserin diğer organlara yayılmasını engelleyebilir veya sınırlayabilir. Lenf düğümleri ve diğer vücut bölgelerine metastaz riski daha düşüktür. Bu, tedavi sürecini daha yönetilebilir hale getirir ve sağkalım şansını artırır.

Daha Az Agresif Tedavi: İleri evre meme kanseri vakalarında daha agresif tedaviler gerekebilir. Erken teşhis, bu daha yoğun tedavi yöntemlerinin gerekliliğini azaltabilir ve yan etkileri azaltarak hastanın yaşam kalitesini iyileştirebilir.

İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi olarak erken teşhisin önemi vurgulamak ve toplum sağlığına bu doğrultuda katkıda bulunmak için çalışıyor, SGK veya özel sağlık sigortası fark etmeksizin tüm hastalarımız için tek fiyat politikası uyguluyoruz. Meme kanseri tanısı almış hastalarımıza ilk Pet-CT çekimi ve ilk muayeneyi ücretsiz sunuyoruz.

Kadınlarımızın sağlığını önemsiyor ve en iyi tedavi seçeneklerini sunmak için sürekli olarak güncellenen teknoloji ve bilgiyle çalışıyoruz.

 

Sıkça Sorulan Sorular
Meme kanseri riskini artıran faktörler nelerdir?

Meme kanseri riskini artıran başlıca faktörler arasında; aile öyküsü, genetik yatkınlık (BRCA1/BRCA2 gen mutasyonları), yaş, hormon tedavileri, obezite ve yaşam tarzı faktörleri vardır. Düzenli kontroller ve sağlıklı yaşam alışkanlıkları riskin azaltılmasında kritik rol oynar.

Meme kanseri sadece ailede varsa mı görülür?

Hayır, meme kanseri sadece aile öyküsü olanlarda görülmez. Aile öyküsü ve genetik yatkınlık riski artırsa da, çoğu meme kanseri vakası ailesinde hikaye olmayan kadınlarda da ortaya çıkar. Bu nedenle her kadın düzenli tarama ve kontrolleri aksatmamalıdır.

Meme kanseri belirtileri nelerdir?

En sık görülen belirtiler arasında; 

  • Memede ele gelen kitle
  • Meme ucundan anormal akıntı
  • Meme derisinde kızarıklık veya çekilme
  • Meme boyutunda değişiklik ve ağrı 

Bu belirtilerden biri veya birkaçı gözlemlendiğinde vakit kaybetmeden uzman doktora başvurmak önemlidir.

 

Meme ucundan gelen hafif akıntı kanser belirtisi olabilir mi?

Meme ucundan gelen akıntı her zaman kanser belirtisi değildir; hormonal değişiklikler, enfeksiyon veya iyi huylu kitleler de akıntıya yol açabilir. Ancak akıntının sürekli, tek memeden veya kanlı olması durumunda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır.

Meme kanseri taraması ne sıklıkla yapılmalıdır?

40 yaş ve üzerindeki kadınlara yıllık mamografi önerilir. Ailesinde meme kanseri öyküsü olan veya yüksek risk grubunda yer alan kadınlar için tarama daha erken yaşta ve daha sık yapılabilir. Düzenli tarama, erken tanı ve başarılı tedavi şansını artırır.

Meme sağlığını korumak için neler yapılabilir?

Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, alkol ve sigara kullanımının sınırlanması, kilo kontrolü ve stres yönetimi meme sağlığını destekler. Ayrıca, kendi kendine meme muayenesi ve düzenli doktor kontrolleri erken tanı için önemlidir.

Kendi kendime meme muayenesi yeterli mi?

Kendi kendine meme muayenesi erken belirtiyi fark etmede yardımcıdır ancak tek başına yeterli değildir. Mamografi ve doktor muayenesi ile birlikte uygulandığında erken tanı şansı artar. Düzenli muayene alışkanlığı, meme sağlığının korunmasında önemli bir adımdır.

Meme kanseri tedavisi nasıldır ve iyileşme mümkün müdür?

Meme kanseri tedavisi, kanserin türüne, evresine ve hastanın genel sağlık durumuna göre belirlenir. Cerrahi müdahale, kemoterapi, radyoterapi ve hormon tedavisi gibi yöntemler uygulanabilir. Erken tanı ile çoğu kadın başarılı bir şekilde tedavi edilebilir ve yaşam kalitesi korunabilir.

Meme kanseri genç yaşta da görülebilir mi?

Evet, meme kanseri sadece 40 yaş ve üzerindeki kadınlarda görülmez. Son yıllarda özellikle daha erken yaşlarda da ortaya çıktığı görülüyor. Bu nedenle genetik yatkınlığı olanlarda erken yaşta tarama ve dikkatli takip önemlidir.

 

Meme kanseri ameliyatı sonrası normal yaşama dönmek mümkün mü?

Evet, meme kanseri ameliyatı ve takip eden tedaviler sonrası çoğu kadın normal yaşantısına dönebilir. Tedavi planı kişiye özel hazırlanır ve cerrahi, kemoterapi veya radyoterapi gibi seçeneklerle başarılı sonuçlar alınabilir.

Meme kanserinde tekrar riskini azaltmak mümkün mü?

Erken tanı, düzenli kontroller, sağlıklı yaşam tarzı, kilo kontrolü ve tedavi planına uyum, meme kanserinin tekrar riskini azaltmaya yardımcı olur. Ayrıca, doktorun önerdiği hormonal veya medikal tedaviler de yeniden ortaya çıkma riskini düşürebilir.

 

Meme kanseri tedavisi sırasında cinsel sağlık etkilenir mi?

Bazı tedaviler (kemoterapi, hormon tedavisi) geçici olarak cinsel istekte azalmaya veya vajinal kuruluk gibi sorunlara yol açabilir. Bu etkiler çoğunlukla geçicidir ve doktor rehberliğinde çözüm bulunabilir. Açık iletişim ve uygun destek, tedavi sürecini kolaylaştırır.

Meme kanserinde yeni vaka sayıları son yıllarda neden artış içinde?

Meme kanseri tüm dünyada kadınlarda en sık görülen kanser türü. Meme dokusunda başlayan ve kontrolsüz hücre büyümesiyle karakterize olan bu kanserdeki yeni vakalar, Türkiye’de de son yıllarda artış göstermiş durumda. Bu artışın nedenleri arasında yaşam tarzı değişiklikleri, beslenme alışkanlıklarındaki değişiklikler, genetik yatkınlık ve erken teşhisin artması sayılabilir. 

Meme kanseri erken teşhis edildiğinde tedavi şansı daha yüksektir.

 

Daha Fazla